Eğitim Sistemleri

1-) Entegre Eğitim Sistemi

Entegre eğitim ve sınav sistemi, klasik sınav sisteminin uygulanmasındaki çeşitli zorluklar nedeniyle ön plana çıkmıştır. Entegre eğitim sisteminin başlıca özelliği Dönem I, II ve III derslerinin anabilim dallarına göre değil, konulara göre verilmesidir. Dönemler organ sistemleri zemininde entegre edilmiştir. Bu eğitim sisteminde belirli bir konu, örneğin ‘’solunum sistemi’’ ele alınarak, bu sisteme ait anatomi, histoloji, fizyoloji, biyokimya gibi temel tıp bilimleri veya klinik bilimleri birbirleri ile ilgili ve belirli bir düzen içerisinde verilmektedir. Bu örnekteki gibi, aynı kurul içinde aynı konuların farklı derslerdeki hallerianlatılmaktadır. Bu sayede konu birliği sağlanmaktadır ve konuların anlaşılması kolaylaşmış olmaktadır.

Çok fazla öğrencinin bulunduğu fakültelerde rahat uygulanabilir oluşu önemli bir artısıdır. En büyük özelliği ise, konular açısından birlik sağlamasıdır. Benzer konuları farklı derslerde aynı zamanlarda işlenmesini sağlar.

Bu sistem değişik bilim dalları ve klinik öncesi ile klinik konular arasındaki suni ayrımı ortadan kaldırılmaktadır. Entegre sistemle tıp öğrencisine basit ve küçük fonksiyonel ve yapısal üniteler sunulmakta, sonra giderek daha karmaşık insan organizması sistemlerine geçilmektedir. Bütün dersler ve laboratuar çalışmaları da konular açısından birbiri ile ilgili ve bağlantılıdır.

Genel hatlarıyla aynı konular anlatılıyor olsa da, sadece o komiteye ait konular anlatılmaz. Bazı derslerin extra olan bölümleri komitelere dağıtılarak anlatılmaktadır. Örnek olarak aile hekimliği dersini gösterebiliriz.

Entegre eğitim sisteminde sınavlar, bütün derslerin toplamı şeklinde yapılmaktadır. Her bir dersten sorulacak soru sayısı, o komitede anlatılan derslerin oranına görebelirlenmektedir. Örneğin, 100 saat ders anlatılan bir komite düşünün. Bu komitede 8 farklı ders olsun. Görülen derslerden birinden 30 saat eğitim alınmışken birinden 12 saat eğitim alınmış olsun. O komitede otuz saat ders anlatılan dersten 30 soru sorulacak, sekiz saat ders anlatılan dersten 8 soru olacaktır.

Entegre eğitim uygulayan bazı tıp fakültelerinin sınvavlarında baraj sistemi bulunmaktadır. Ders barajı anabilim dallarının (anatomi histoloji, biyofizik...) kendi soru sayıları için koyduğu yapılmasını istediği asgari soru sayısıdır. Örneğin farmakoloji 10 soru soruyor ise ve benim barajım %50 diyorsa 10 sorunun 5 ini doğru yapmanızı beklediği, beşin altında doğru soru çözdüğünüz takdirde barajın altındaki her yanlışınızda 1 doğrunuzu götüreceğini ifade eder ve siz 3 soru yapmışsanız 2 de baraj götürür elinizde 1 sorunuz kalır. Bunu uygulayan fakülteler azımsanmayacak sayıdadır. Bu sistem yanlış doğruyu götürür gibi eski bir uygulamayı ortadan kaldırır, her derse eşit özenin gösterilmesini sağlar. Yine de bu sistem dâhilinde bazı fakültelerde yanlış doğruyu götürme uygulamaları mevcuttur, uygulamayan fakültelerimiz de vardır.

Komite sınavından bir geçme sınırınız olur. Birçok fakülte için bu sınır 60’tır. Önünüze konulan sınav kâğıdınızdan 60 aldığınızda o komiteyi başarılı bir şekilde vermiş oluyorsunuz. Bazı fakültelerde tüm yıl boyunca girilen sınavların ortalaması alınır. Yılsonunda ise tüm derslerin toplamından final sınavı yapılır. Final sınavı ve yıl içindeki sınavların ortalaması ile geçme kalma durumu belli olur.

Entegre eğitim sistemi ülkemizdeki Tıp Fakültelerinde en çok kullanılan eğitim sistemidir. 

2-) Klasik Eğitim Sistemi

Klasik eğitim sistemi, birçoğumuzun üniversiteye girmeden önce farklı bölümlerde okuyan büyüklerimizden duyduğumuz eğitim sistemidir. Genel hatlarıyla lisede uygulanan sınav sistemine benzemektedir. Klasik eğitim sistemi eskiden tüm tıp fakültelerinde uygulanan şu an ise çok az fakültede sürdürülen eğitim sistemidir.

Komite ve PDÖ(Probleme Dayalı Öğretim) sisteminden farkı konuların organlara veya sistemlere göre değil derse göre islenmesidir. Örneğin 1. sınıfta anatomi ve histoloji dersi alınıyorsa o dersler tamamen o sene içinde tüm sistemler işlenerek biter. 2. sınıfta 1. sınıfta görülen o konuların fizyoloji, biyokimya gibi bölümleri işlenir. Ya da bir yandan kalp-damar sisteminin histolojisi işlenirken diğer bir yandan boşaltım sisteminin anatomisi işlenebilir. Bu açıdan bazen konularda kopukluk olabilir.

Aksine kimi üniversitelerde ders konularını birbirini tamamlayacak şekildedir ve bu da dersler arasında bir bütünlük ve derslerin anlaşılmasında kolaylık sağlar. Ayrıca her dersten ayrı ayrı geçme zorunluluğu olduğundan dolayı öğrenci seneyi geçtiği her derse yaklaşık %60 hâkim olarak bitirir. Bu da diğer sistemlere göre klasik sistemin bir avantajıdır. Yani zorlar ama iyi öğretir denilebilir. Bu da uzun vadede TUS için avantaj sağlayabilmektedir.

Klasik sistemde diğer bölümlerdeki gibi sınavlar vize final şeklinde uygulanır. Bir nevi her dersin notu kendinedir. Her dersi ayrı ayrı geçmeniz gerekir. Yarım dönem süren derslerin genellikle tek vizesi olurken tüm sene süren derslerin vize sayısı okuluna ve ya dersine göre 2 ile 5 arasında değişmektedir.

Vizelerin ortalamasının %40’ı alınır. Finalde okuldan okula değişmek üzere yine bir baraj vardır. Klasik eğitimde bu baraj 50 ile 70 arasındadır genelde. Finalin de % 60’ı alınarak bu ortalamanın geçme notunu sağlaması beklenir. Şayet ders notunuz geçme puanını karşılamıyorsa bütünleme sınavına giriyorsunuz. Bütünleme sınavı notu, final sınavı notunuzun yerine geçer.

Bazı klasik sistemlerde belli bir krediyi aşmamak kaydıyla alttan ders alınabilir. Gelecek yıl yalnızca o dersin sınavlarına girilir. Derslerine katılım zorunlu değildir. Bazı okullardaysa alttan ders alma yoktur. Kaldığınız dersler için sene tekrarı yapılır ve o dersleri almak için bir sene daha okursunuz. Bazı okullarda bütünlemeler bittikten sonra eğer tek bir dersten kalınmışsa tek ders sınavı hakkı olur.

Okuldan okula çok farklılık gösteren bir sistemdir. Bazı okullarda vize haftası uygulanırken bazı okullarda öğretim görevlileri kendi derslerinde bir gün belirleyerek sınav yapar. Her dersten ayrı ayrı sınava girildiği için uzun sınav dönemleri veya gün basına düşen fazla sınav sayısı, yani sınav yoğunluğu bu sistemin dezavantajıdır.

3-) Probleme Dayalı Eğitim Sistemi

PDÖ (Probleme Dayalı Öğrenim) sisteminde, küçük öğrenci gruplarının(Maksimum 10 kişi), “yönlendirici” bir öğretim görevlisi ile hastalık senaryosu üzerinden insan vücudunu her yönden öğrenmesi esastır. Bu sistem, diğer sistemlere nazaran daha çok öğrenci katılımı ile yürür. Öğretim görevlisinin hiçbir bilgi vermediği, sadece yönlendirici görev üstlendiği bu PDÖ oturumlarında öğrenci, karşısına çıkan hastalık senaryosu üzerinden sorunun nedenleri hakkında hipotezler çıkarır, araştırır, öğrenir ve bilgisini grup arkadaşlarıyla paylaşır. Bu nedenle sistemde araştırmak ve bilgiyi taze tutup aktarabilmek esastır. PDÖ oturumlarının dışında ortak sunum dersleri, laboratuar uygulamaları, mesleksel ve klinik dersleri ile hastalık senaryosu desteklenir.  Ayrıca  vücut sistemleri  çoğunlukla her sene farklı yönden ele alınır ve bilginin taze tutulması sağlanır. Bu sisteme de “spiral sistem” denir. Bu sayede öğrenci, Dönem 1’de gördüğü konuyu 3. sınıfta farklı yönleriyle tekrar gördüğü için bilgilerini güncel tutar.

1 dönemin müfredatı sene içinde genellikle 4 adet “blok”a ayrılır. Her bir blok 2 ay kadar sürer. Bloklar içinde genellikle konu bütünlüğü sağlanır. 2 haftada bir yapılan “Modül Sonu Değerlendirme Sınavları”, 2 ayda bir yapılan “Blok Sonu Değerlendirme Sınavları” ve yılsonunda yapılan “Öğrenci Başarı Değerlendirme Sınavı (final)” ile dönem tamamlanır.

 

Yukarıda bahsetmiş olduğumuz eğitim sistemlerinin yanında ‘’Hibrit Sistem’’ dediğimiz bir eğitim sistemi de birçok fakültede bulunmaktadır. Bir fakülte, entegre eğitim sistemini temel alarak eğitim verir. Bunun yanında öğrenciyi meslek hayatında çeşitli vakalarla karşılaşıldığında nasıl çözüm yolu üretebilecekleriyle ilgili PDÖ oturumları olmaktadır. Bu oturumlar çeşitli ders kurullarında yer alır ve sınavlara katkısı oldukça azdır.

Örneğin, Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesinde 2.sınıflar sene içerisinde 6 komite işlemektedir. PDÖ oturumları 6 komiteden yalnızca 2’sinde bulunmaktadır ve kurul sınavına katkısı 100 puan üzerinden 4 puandır.